Total Views (Browse): 8 -- Total Views (Search): -- IP: 216.73.216.82 -- Visitors:
Original Title 5510 Sayılı Kanun Bakımından Sigortalılık Hallerinin Çakışması Authors Senem Ermumcu Journal Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Volume 2009, Volume 11, Issue 1, p. 89-111 Abstract 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu yürürlüğe girmeden önce birden fazla sosyal güvenlik kurumu bulunmaktaydı. Bu sosyal güvenlik kurumları, 506 sayılı Yasa olan Sosyal Sigortalar Kanunu, 1479 sayılı Yasa olan Bağ-Kur Kanunu, 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu, 2926 sayılı Tarımda Kendi Ad ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ve 5434 sayılı Yasa olan Emekli Sandığı Kanunu kapsamında faaliyette bulunmaktaydı. Bir kimse aynı anda hem hizmet akdine dayalı ve 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olurken aynı anda kendi adına ve hesabına bağımsız olarak çalışarak 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu kapsamında da sigortalı olabilmekteydi. Ancak o dönemde de, bu durumdaki bir kimsenin “sigortalılığın tekliği” ilkesi gereğince sadece bir sigortalılık ilişkisi dikkate alınmaktaydı. Yani birden fazla olan bu sosyal güvenlik kurumlarına rağmen kişiler ancak tek bir sosyal güvenlik kuruluşu kapsamında sigortalı sayılmaktaydı. Bu dönemde, sigortalılıkların çakışması konusunda herhangi bir yasal düzenleme olmayıp, Yargıtay tarafından hangi sigortalılık önce başlamışsa o sigortalılık ilişkisinin devam ettirilmesi gerektiği yönünde verilen kararlarla sorun çözümlenmeye çalışılmış ve önceki başlayan sigortalılık sona ermedikçe sonra başlayan sigortalılık ilişkisi dikkate alınmamıştı1. Yargıtay'ın bu yöndeki kararları yanında hem doktrinde sorunun çözümüne ilişkin başka bazı görüşler ileri sürülmüş hem de Yargıtay kararlarında başka bazı kıstaslar dikkate alınmıştı2. 5510 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesiyle, daha önceki kanun döneminde söz konusu olan üç kanundan birisine tâbi çalışan işçiler, memurlar ve bağımsız çalışanlar tek bir kanun kapsamında toplanmıştır. Ancak, bu yeni kanun döneminde de bir kimsenin aynı anda birden fazla sigortalılık ilişkisi içerisinde bulunabilmesi mümkündür. İşte bu durum sigortalılık hallerinin çakışması olarak adlandırılmaktadır. Sigortalılık hâllerinin çakışması, bir kişinin aynı anda birden fazla sigortalılık ilişkisi içerisinde bulunması anlamına gelmektedir. Oysa, sosyal güvenlik ilişkilerinden yararlanmada ve yükümlülükleri yerine getirmede geçerli olan teklik ilkesi gereğince de, bir kimsenin farklı sigorta kapsamında çalışmasından sadece bir sigortalılık ilişkisi kurulabilmektedir3. Bu çalışmada, aynı anda farklı sigortalılık hallerinin çakışmasının hangi durumlarda ortaya çıkabileceği ve bu sorunun 5510 sayılı Kanun bakımından nasıl çözümlendiği konusu incelenecektir. |